METABOLİZMA NE DEMEKTİR?
Op. Dr. Ersun Topal Sorularınızı Cevaplıyor.

Obezite Cerrahisinden Değil, Obez Yaşamaktan Korkmalısınız!

Metabolizma; vücudun her bir hücresinde meydana gelen ve vücudun enerji ihtiyacını karşılayan reaksiyonların bütünüdür.

Devamını Oku...

Yani basitçe “yediklerimizin ve içtiklerimizin” içindeki (karbonhidrat, protein, yağ) kalorinin, vücudumuzun çalıştırılması (kalbimizin çarpması, nefes alıp vermemiz, beyin hücrelerimizin enerji ihtiyacı, kan dolaşımı, hücrelerimizin çoğalması yada onarılması vb.) için ihtiyaç duyduğu enerjiyi sağlamadaki kimyasal reaksiyonların tamamına verilen ortak tanımdır.

https://www.ersuntopal.com/wp-content/uploads/2024/01/ersuntopalslider.png

ŞEKERİN (KARBONHİDRAT) HAYATIMIZDAKİ YERİ VE ÖNEMİ
Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

elişmiş ülkelerde yetişkin bir insan, günlük kalori gereksiniminin yaklaşık %40-50 gibi büyük bir kısmını karbonhidratlardan sağlamaktadır. Karbonhidratlar günlük diyetin büyük bir kısmını oluştururlar. Günde yaklaşık 300 g karbonhidrat alınır ki bunun büyük bir bölümünü nişasta (∼160 g) ve sakkaroz (∼120 g) oluşturmaktadır.ANCAK Diyetle alınması zorunlu olan spesifik bir şeker yoktur. KASLARIMIZ VE KARACİĞERİMİZDE “diyetle aldığımız proteinlerden” vücudumuz için gerekli “şeker/glukoz” üretilebilir.

YANİ ŞEKERSİZ YAŞAYABİLİRİZ AMA PROTEİNSİZ YAŞAYAMAYIZ!!

Doğada en çok bulunan ve canlı sistemlerinde “ana yakıt görevi” gören karbonhidratlara, hücrenin metabolik faaliyetlerini yerine getirmek için ihtiyaç duyulur: Karbonhidratlar, hücrelere enerjiyi sağlayan makro moleküllerdir. Vücudumuz karbonhidratların arasındaki bağları diğer makro molekülleri oluşturan bağlardan daha kolay ayrılabildiği için “karbonhidratları esas enerji kaynağı” olarak kullanılır; yani yapımları ve yıkımları nispeten diğer pek çok makro moleküle nazaran çok daha kolaydır. 

KAN ŞEKERİ DÜZEYİ VE İDEAL KAN ŞEKERİ DÜZEYİ NEDİR?
Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

an şekeri deyince sıklıkla kan glukoz düzeyi anlaşılır.Sağlıklı erişkin bir insanda 8- 12 saatlik açlıktan sonra enzimatik yöntemlerle ölçülen serum glukoz düzeyi %60-100 mg (60-100 mg/dL) veya 2,5-5,3 mmol/L kadardır.

Vücutta bazı olaylar kan glukoz düzeyini düşürücü yönde etkili olurken bazı olaylar kan glukoz düzeyini yükseltici yönde etkili olur ve bu olaylar arasındaki denge ile kan glukoz düzeyi “KAN ŞEKERİ REGÜLASYONU/KONTROLÜ”sağlanmaktadır.

Kan şekeri düzeyi, ölçümde kullanılan kan örneğinin tipine göre de farklılık gösterir. Parmakucundan (kapiller) kan glukozu damardan alınan (venöz) kan glukozundan yaklaşık %10 oranında yüksektir. Ancak diyabetlilerde arteriyel, kapiller ve venöz kan glukoz düzeyleri arasında fark yoktur. Plazma ve serum glukoz düzeyleri eşit kabul edilir; tam kan glukozundan yaklaşık %15 oranında yüksektirler. Kan şekeri düzeyi anemi ve hemodilüsyon durumlarında yüksek bulunur; polisitemi durumlarında ise düşük bulunur.

KAN ŞEKERİ METABOLİZMASI VE ŞEKER HASTALIĞI
Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

Kan şeker (glukoz) düzeyini düşürücü yönde etkili olan olaylar ile kan glukoz düzeyini yükseltici yönde etkili olan olaylar karbonhidrat metabolizmasını oluştururlar.

Kan şekeri yüksekliği (Hiperglisemi) 8-12 saatlik açlıktan sonra serum glukoz düzeyinin %110 mg’dan yüksek olması durumu hiperglisemi olarak tanımlanır. Hiperglisemi, kana glukoz sağlanmasında artış veya kan glukozunun kullanılmasında azalma (TİP2 ŞEKER HASTALIĞI, TİP2 DİYABET, DİYABETES MELLİTUS) ile ilgilidir.

ŞEKER HASTALIĞI (Diabetes mellitus), mutlak veya göreceli insülin yetersizliğine bağlı olarak oluşan; hiperglisemi ve glukozüri ile karakterize; karbonhidrat, lipid ve protein metabolizma bozukluklarını içeren bir sendromdur. Genetik kökenli ise primer diyabet olarak tanımlanır. Diyabetes mellitus, klinik olarak;

Tip1 Diyabetes mellitus (vücutta pankreasın insülin üretimindeki azlık/yokluk) ve

Tip 2 Diyabetes mellitus (pankreasta insülin üretimi var ancak etkisiz) olarak iki şekilde olabilir.

ŞEKER HASTALARININ %95’inden FAZLASI TİP2 ŞEKER HASTALARI OLUŞTURUR, Tip1 Şeker hastalığı çok daha nadir (çocukluk/ergenlik dönemi şeker hastaları) görülmektedir.

ŞEKER HASTALIĞINDA KLASİK TEDAVİLER NELERDİR?
Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

Tip 2 diyabette klasik medikal tedavinin amacı

Yaşam kalitesinin düzeltilmesi ve idamesi

Makrovaskuler komplikasyon riskinin azaltılması

Mikroanjiopatik komplikasyonların önlenmesi ve tedavisi

Hastalıkla ilgili hasta uyumunun düzeltilmesi

Tedavi ile memnuniyetin sağlanması

Diyabetik semptom ve bulguların, akut metabolik değişikliklerin düzeltilmesi

ŞEKER HASTALIĞININ TEDAVİSİNDE İLK BASAMAK; DİYETTİR!!

Diyabet için yaşam şekli düzenlemeleri Tıbbi beslenme tedavisi

Kalori alımı ( harcanan kalori ile dengeli)

Kilo kaybı

Yemek ve ara öğünlerde alınan karbohidratın günlük düzenlenmesi

Yemek ve ara öğünlerin zamanlanması

Glisemik indeks ve glisemik yük

Karbohidrat sayımı

Kilo kaybı/idamesi – Başlangıç olarak %7-10 kayıp ve kilo kaybı

KONTRENDİKE DEĞİL VE TOLERE EDİLEBİLİYORSA ŞEKER HASTALARINDA İLK BASAMAKTA İLAÇ TEDAVİSİ “METFORMİN” (GLUKOPHAGE, DİAFORMİN, MATOFİN VB)

Yeni tanı tip 2 diyabetik hasta, belirgin semtomları var ve/veya glukoz seviyesi veya HbA1c seviyesi yüksek ise ek ilaçla insülin veya insülin başla

yeni tanı almış bir Şeker Hastasının İnsüline başlama süresi ortalaması 7.2 yıldır

yani Tip2 Şeker Hastasında vücudunda İnsülin üretiliyor olmasına rağmen vücudunda üretilen insülini kullanamaz ve dışarıdan insülin iğnesi yapılmaya başlanır.

ŞEKER HASTALIĞI TANISI NASIL KONAR? TİP1 DİYABET VE TİP2 DİYABET AYIRIMI NASIL YAPILIR? HANGİ TİP ŞEKER HASTASIYIM?
Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

iabetes mellitus tanısı için;

Kan açlık glukoz düzeyi ölçümü yapılır,

Kanda tokluk glukoz düzeyi ölçümü yapılır,

Glukoz tolerans testi yapılır (OGTT)

Kan insülin düzeyi (insülin varsa Tip2 Diyabet, kanda insülin az yada yok ise Tip1 Diyabet)

Kanda HbA1C düzeyi

Kanda C-peptid düzeyi tayini yapılarak TİP1 ve TİP2 ŞEKER HASTALIĞI AYIRIMI YAPILIR.

METABOLİK CERRAHİ NEDİR? ŞEKER HASTALIĞINDA METABOLİK CERRAHİ UYGULANABİLİR Mİ?
Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

Metabolik cerrahi, metabolik bir hastalığın cerrahi yöntemler ile tedavisi edilmesini amaçlayan bir cerrahi türüdür ve ŞEKER HASTALIĞI DA KAN DAMARLARI İÇİNDEKİ ŞEKER DÜZEYİNİN YÜKSEK SEYRETMESİ ve DAMARLARIMIZIN BESLEDİĞİ TÜM ORGANLARIMIZDA (KALP, BEYİN, GÖZ, KARACİĞER, BÖBREKLER, ÜREME ORGANLARI, BACAK DAMARLARI) YILLAR İÇİNDE HASARA YOL AÇTIĞI İÇİN ŞEKER HASTALIĞI TÜM METABOLİZMAMIZI ETKİLEYEN METABOLİK BİR HASTALIKTIR. Sıklıkla kullanıldığı şekliyle Metabolik Cerrahi; Tip2 Şeker Hastalığı (Tip2 Diyabet) kan şeker dengesindeki bozukluk nedeni ile insanların metabolizmasındaki hastalığın tedavisini amaçlayan, mide ve barsağa yönelik girişimlerin yapıldığı cerrahi işlem olarak tanımlanır.

ŞEKER HASTALIĞINDA METABOLİK CERRAHİNİN TÜRKİYE VE DÜNYADAKİ YERİ
Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

2007 yılında başta Amerikan Diyabet Derneği (ADA) ve 35 saygın ülkelerin Diyabet Dernekleri temsilcilerinin katılımıyla Roma’da yapılan uluslararası “Diabetes Summery Summit-I/Diyabet Cerrahisi Zirvesi-I”, ilk kez Tip 2 Diyabetin tedavisi için uygun hastalarda metabolik cerrahiyi önermiştir.

1950’lerden bu yana uygulanmakta olan bazı obezite cerrahisi teknikleri (Roux-en-Y Gastrik Bypass ve Duodenal Switch, Scapinaro Tekniği Biliyo-Pankreatik Diversiyon) diğer adıyla bariatrik cerrahi, kilo verilmesini sağlamak amacıyla yapılan cerrahi girişimlere verilen genel addır.

1980’lerin başında Tip 2 Diyabeti olan ve mide by-pass ameliyatı geçiren birçok kişinin diyabet durumunda ve kan şekeri kontrolünde de iyileşmeler gözlenmiştir. Bu iyileşmenin uzun süreli olduğu, 14 yıllık bir takip çalışmasında, mide by-pass ameliyatı geçirmiş ve yeterli süre takip edilmiş olan Tip 2 Diyabet hastalarının % 83’ünde kan şekeri, glikolize hemoglobin/A1C ve insülin düzeylerinin normal olduğu saptanmıştır.

Obezite cerrahisinin kilo kaybı haricinde farklı mekanizmaları etkileyerek başta Tip 2 Diyabet/Şeker Hastalığı olmak üzere diğer metabolik hastalıklara da fayda sağladığının fark edilmesi ile “Metabolik Cerrahi” disiplini doğmuştur. 1980’lerden bu yana Tip 2 Diyabete yönelik birçok farklı tipte metabolik cerrahi girişiminin etkili olduğu gösterilmiştir.

Metabolik cerrahinin sağladığı faydalardan en çarpıcı olanı hastaların büyük çoğunluğunda diyabetin -hasta henüz anlamlı şekilde kilo kaybetmeden önce- erken dönemde iyileşme göstermesidir. Ayrıca kolesterol ve diğer kan yağları ile ilgili bozukluklar, kan basıncı yüksekliği (hipertansiyon), uykuda solunum durması gibi eşlik eden metabolik sorunların iyileştiği görülmüş, kalp damar hastalıklarına bağlı ölümler de azalmıştır. Metabolik cerrahi ile ortaya çıkan erken değişimlerin arka planında mide-bağırsak ve pankreas kaynaklı hormonların rol oynadığı düşünülmektedir.

Uluslararası Diyabet Federasyonu (International Diabetes Federation – IDF), Tip2 Diyabet tedavisi amacıyla uygulanan metabolik cerrahi girişimlerin etkinliğinin diyabete özgü ölçütler ile değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir.

Amerikan Kalp Derneği (AHA) ve Amerikan Diyabet Derneği (ADA)’nin 2015 yılında yaptıkları ortak açıklamada, Metabolik/Bariatrik cerrahi ile “obezite ile ilişkili olan Tip2 Diyabet gibi çoğu durumun geri döndürülmesinin/iyileştirilmesinin veya daha iyi bir duruma getirilmesinin/kontrol edilmesinin mümkün olduğunu” bildirmiştirMetabolik/Bariatrik Cerrahi’nin kalp ile ilişkili olguları ve tüm nedenle bağlı ölümleri azalttığı da belirtilmiştir.

TİP 2 ŞEKER HASTALIĞI METABOLİK CERRAHİ İLE TEDAVİ EDİLEBİLİR Mİ?
TİP2 ŞEKER HASTALARINA METABOLİK CERRAHİ NE ZAMAN ÖNERİLMELİDİR?

Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

Uluslararası Diyabet Federasyonu;

-Tip2 Diyabeti olan ve Vücut Kitle İndeksi 35 mg/m2 ve üzerinde olan hastalarda bariatrik / metabolik cerrahi uygulamalarının yapılabileceğini belirtmiştir.

-Tip2 Diyabeti olan ve Vücut Kitle İndeksi 30 – 35 mg/m2 olan hastalarda uygun MEDİKAL TEDAVİLERE RAĞMEN HbA1c 58 mmol ⁄ mol (% 7.5)’den yüksek ise, kilo ile ilişkili olan tansiyon ve kan yağları yüksekliği ile obstrüktif uyku apnesi gibi diğer eşlik eden hastalıklar klasik tedaviye karşın hedeflerine ulaşmıyor ise metabolik cerrahiyi önermektedir.

TİP2 ŞEKER HASTALARINDA ULUSLARARASI DİYABET ORGANİZASYONU VE AMERİKAN OBEZİTE CERRAHLARI BİRLİĞİ ÖNERİLERİ
Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

Mevcut çalışmalar, Vücut Kitle İndeksi 30 kg/m2 olan hastaların da VKİ 30 – 35 kg/m2 arasında olanlara benzer şekilde fayda elde ettiğini göstermiştir. Yalnızca mideye yapılan girişimler yerine hem mide ve hem de barsakları ilgilendiren girişimlerin yapılması ile(GHRELİN, GİP, GLP-1, PEPTİDE-Y barsak kaynaklı şeker metabolizması üzerine etkili hormonlar)daha başarılı sonuçlar elde edilmiştir.

METABOLİK CERRAHİ NEDEN YAPILIR?
ŞEKER AMELİYATI İLE İLAÇ VE İNSÜLİNLERDEN KURTULABİLİR MİYİM?

Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

Tip 2 Diyabet söz konusu olduğunda bugüne kadar etkinliği kanıtlanmış en kesin yöntem metabolik cerrahidir.Tip 2 Diyabet tedavisinde öncelik hastanın yaşam biçimini kontrol altına almak olsa da kan şekeri düzeyi istenilen seviyede tutulamaz.

TİP2 ŞEKER HASTALIĞINDA “DİYET VE MEDİKAL TEDAVİLERE” RAĞMEN TİP2 DİYABETİK HASTALARDA ŞEKER REGÜLASYONU SAĞLANABİLMESİ (A1C DEĞERİ<7) ORANI YAPILAN ÇALIŞMALARDA %53 OLARAK BULUNMUŞTUR*

YANİ DİYET VE MEDİKAL TEDAVİLERE RAĞMEN HASTALARIN %47’sinde KAN ŞEKERİ KONTROLÜ SAĞLANAMAZ VE HASTALARIN %47’sinde ORGAN HASARI (beyin, göz, kalp, böbrek, üreme organları, sinir tutulumu) KAÇINILMAZ SON OLUR.

DİYET ve MEDİKAL TEDAVİLERE RAĞMEN ŞEKER KONTROLÜNÜN SAĞLANAMADIĞI hastalarda “hastanın da operasyonlara uygunluğu” belirlendiği takdirde uygulanabilecek en kesin yöntem Metabolik cerrahidir ve Metabolik Cerrahi sonrasında hastaların büyük bir kısmı ilaç ve insülin  kullanmaktan tamamen kurtulur. Bazılarında ise daha düşük doz ilaç kullanımına devam edilir.

1-TÜP MİDE/SLEEVE GASTREKTOMİ AMELİYATI
ŞEKER HASTALIĞINDAN TÜP MİDE AMELİYATI İLE KURTULABİLİR MİYİM?
ŞEKER HASTALIĞI İÇİN METABOLİK CERRAHİ AMELİYATLARI HANGİLERİDİR?

Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

Midenin yaklaşık % 80’i çıkartılarak “hastaların daha az gıda almasını” ve “daha az kalori almasını” sağlar.Tüp mide ameliyatı yapılan hastalar ilk 2 yıllık dönem zarfında fazla kilolarının önemli bir kısmını kaybederler ve bu durum “insülin direncinin” düzelmesine ve kan şekeri kontrolünün sağlanmasına fayda gösterir, ancak ikinci yıldan sonra ameliyatın etkinliği azalmaya başlar.

Tüp mide ameliyatının tek başına yapılması sadece insülin rezerv ve aktivitesi iyi ve obez diyabet hastalarında önerilebilir. İlk 2 yıllık dönemde kilo kaybı % 65-70’tir. Yapılan pek çok uluslararası çalışmada“Tüp Mide ameliyatı ile Tip2 Şeker Hastalığının (Tip2 Diyabet) kontrolü % 50-55 olarak” bildirilmektedir.

Uzun süren önemli metabolik değişiklikler için Tip2 Şeker Hastasında “sadece TÜP MİDE AMELİYATI İLE KAN ŞEKERİ KONTROLÜNÜN UZUN DÖNEM SAĞLANABİLMESİ” büyük olasılıkla tek başına yeterli olmayacaktır. Bu durumda TÜP MİDE AMELİYATI İLE BİRLİKTE İNCE BARSAKLARA yönelik girişimleri dahil eden ameliyatlar ince bağırsağın son bölümünden salıverilen GLP-1 gibi tokluk hormonları artmakta VE KAN ŞEKERİNİN UZUN DÖNEM KONTROLÜNÜN SAĞLANMASINDA DAHA CİDDİ FAYDA SAĞLAMAKTADIR.

2-ROUX-EN-Y GASTRİK BYPASS
ŞEKER HASTALIĞINDAN GASTRİK BYPASS İLE KURTULABİLİR MİYİM?

Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

İlk aşamada midenin tepe kısmında 30-50cclik bir mide cebi oluşturulur ve bu mide cebi içine giren gıdalar “erken tokluk” sinyali üreterek “gıda alımını kısıtlayıcı” bir etki gösterir, sonrasında ince barsağın “başlangıç bölümündeki 60-100cmlik” bölüm-ki ince barsağın başlangıcındaki bu bölümün şeker hızlı emilmesi ve hızla kan şekerinin yükseltilmesinden sorumlu olduğu bilinmektedir-bu gölüm  ayrılarak devre dışı bırakılır ve alt ucu “yeni oluşturulan mide cebi” ile birleştirilir, üst ucu ise ince bağırsağa daha alttan tekrar bağlanır.

Hem “gıda alımını kısıtlayıcı”, hem de “şeker ve diğer gıdaların barsaktan kana karışmasını/barsaktan emilimi” değiştiren bir ameliyattır. Fazla kilonun %60-80’inin verilmesini sağladığı gibi TİP2 ŞEKER HASTASI OLANLARDA Diyabetin kontrolünü sağlamadaki başarısı%80’ler civarındadır. Birçok çalışmada, Roux-Y gastrik by-pass ameliyatından sonra GLP-1 (insülin salınımını artırır) ve PYY konsantrasyonları (tokluk hissi verir) daha yüksek, ghrelin düzeyleri (açlık hissi verir) daha düşük bulunmuştur.

3- MİNİ GASTRİK BYPASS-TEK ANASTOMOZLU BYPASS
ŞEKER HASTALIĞINDAN MİNİ BYPASS (OAGB) İLE KURTULABİLİR MİYİM?

Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

MİNİ GASTRİK BYPASS Ameliyatının ilk adımında; midenizin tepe kısmına yakın bölgede 50-60cc kapasitesine sahip “mide cebi/mide poşu” oluşturulur böylece “daha küçük porsiyonda gıda” ile mide tepe kısmından “erken tokluk sinyali” sağlanır. Ameliyatınızın ikinci adımında; ince barsakların gıda emilim kapasitesinin en yüksek olduğu ince barsakların başlangıç kısmındaki 150cmlik kısım devre dışı bırakılarak (toplam ince barsak uzunluğu yetişkinler 4-7metre arasındadır) “küçük mide cebi” ile ince barsakların 150.cm’si arasında tek birleştirme (tek anastomozlu gastrik bypass denmesinin sebebi budur) yapılır.

4- SADİ-S “TÜP MİDELİ BYPASS” AMELİYATI İLE ŞEKER HASTALIĞINDAN KURTULABİLİR MİYİM?
Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

2003 yılında Dr. Sanchez tarafından literatüre sunulmuştur. Önce hastada Tüp Mide/Sleeve gastrektomi yapılır, ikinci adımda mide çıkış kısmı kapatılırve üçüncü adımda oluşturulan tüp mide ile “ince barsakların son 300cmlik kısmı” arasında (yani daha uzun bir ince barsak bölümü şeker ve gıda emilimi açısından devre dışı bırakılır) yeni bir yol oluşturulur.Tüp mideli bypass olarak da tarif edilebilir. İnce barsakların daha büyük bir bölümü şeker ve gıda emilimi açısından devre dışı kaldığından Şeker Hastalığını tedavi etme gücü çok yüksektir.

SADİ-S ameliyatının obezite cerrahisinde başarı oranı ortalama %95,

SADİ-S ameliyatının Tip2 Diyabette kan şekeri kontrolü (A1C<7) sağlamada başarısı %95-98 arasındadır.(https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/33047290/)

SADI-S AMELİYATI HANGİ HASTALARA ÖNERİLİR/YAPILIR?

VKİ>50 morbid obez hastalar

VKİ>40 ve Type2 Diabet mevcut hastalar

VKİ>40 ve Metabolic Syndrom mevcut hastalar

TÜP MİDE/Sleeve Gastrectomy ameliyatı GEÇİRMİŞ sonrasında “geri kilo alan” hastalarda

TÜP MİDE/Sleeve gastrectomy ameliyatı GEÇİRMİŞ sonrasında “Tip2 Diyabet İYİLEŞMEMİŞ” olan hastalarda

TÜP MİDE/Sleeve gastrectomy GEÇİRMİŞ sonrasında revizyon cerrahi gerektiren metabolik sendromda

5- ŞEKER HASTALARINDA TRANSİT BİPARTİSYON/LOOP BİPARTİSYON AMELİYATI
ŞEKER HASTALIĞINDAN TRANSİT BİPARTİSYON AMELİYATI İLE KURTULABİLİR MİYİM?

Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

TÜP MİDE + Transit bipartisyon ameliyatı ilk kez Brezilya’lı cerrah Sergio Santoro’nun 2012’deki makalesiyle duyurduğu nispeten yeni bir tekniktir. Sadi-S ameliyatına benzer şekilde ameliyatın birinci basamağında mide tüp mide şeklinde küçültülür, hastaların “daha küçük porsiyon” ile doyması ve “kalori alımında kısıtlama” sağlanmış olur. Ameliyatın ikinci aşamasında (SADİ-S den farklı olarak) mide çıkış yolu kapatılmaz korunur ancak ince barsakların son 210cm’lik kısmı midenin alt kısmına eklenir.

RANSİT BİPARTİSYON+TÜP MİDE AMELİYATININ AVANTAJLARI NELERDİR?
Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

Mide çıkış kapısı (antrum pilor) ve oniki parmak bağırsağının korunmasına bağlı vitamin, mineral, demir ve kalsiyum takviyesine çok daha az ihtiyaç duyulması

Mide çıkış kapası kapatılmadığı için,Endoskopik olarak sindirim siteminin her yerine ulaşım, Oniki parmak barsağı ve gerekirse safra kanallarına ERCP eşliğinde ulaşılmasına imkan vermesi

Tüm sindirim sisteminden devam eden yiyecek geçişi ve emilimi

Tüp Mide içindeki basıncın düşük olmasına nedeniyle uzun vadede uygulanan tüp midenin hacminin koruması ve tek başına yapılan tüp mide işleminde uzun vadede görülen genişlemelerin engellenmesi.

TRANSİT BİPARTİSYON+TÜP MİDE AMELİYATININ ŞEKER HASTALIĞINDAKİ BAŞARISI NEDİR?
Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

Transit Bipartisyon+Tüp Mide ameliyatına ait 5 yıllık sonuçlar 2012 yılında yayımlanmış olup, hastaların 5 yıllık süre zarfında fazla kilolarının %74’ünü verdiklerini ve Tip2 Şeker Hastalığında ilaçsız ve insülinsiz kan şekerini kontrol etme oranı %86 olarak bildirilmiştir.

ŞEKER HASTASIYIM HANGİ METABOLİK CERRAHİ YÖNTEMİ TERCİH ETMELİYİM? SGK ANLAŞMALI ŞEKER AMELİYATI OLABİLİR MİYİM?
Op. Dr. Ersun Topal

Cevaplıyor;

En önemli soru bu, pek çok bariyatrik cerrahi yöntemin Şeker Hastalığında uygulanabildiğini görmekteyiz ve hangi Metabolik Cerrahi tekniğin sizin için en doğrusu olduğuna karar vermek. Diyet alışkanlıklarınız, mevcut VKİ değeriniz, pankreas insülin ve C-peptit rezerviniz, Tip2 Şeker Hastalığınızın diyet ve medikal tedavilerle kontrolü yada kontrolsüz diyabette mevcut organ hasarı/hasarlarınız (diyabetik koroner arter hastalığı, diyabetik retinopati, diyabetik nefropati, diyabetik nöropati varlığı), barsak alışkanlıklarınız, mevcut vitamin mineral eksiklikleriniz göz önünde tutularak Metabolik Cerrahınız ile birlikte karar verilmelidir.

Op. Dr. Ersun Topal
İle Hemen İletişime Geçiniz!

Siz Değerli Hastalarımız İçin 7/24 Hizmetinizdeyiz.
İsterseniz Yandaki Formu Doldurup Doktorunuza İletebilirsiniz.

Daha Detaylı Bilgi İçin İletişim Sekmesine Bakınız.

    https://www.ersuntopal.com/wp-content/uploads/2024/01/Ersuntopalcombeyaz-320x220.png
    İletişim

    Mide Balonu Sorunuz ve Görüşleriniz İçin Biz Buradayız.

    Online Randevu

    Op. Dr. Ersun Topal İle İletişime Geçiniz.

    Copyright 2024. ersuntopal.com All Rights Reserved. Tüm Hakları Saklıdır.

    İletişime Geç!
    1
    Bilgi Almak İçin Tıklayınız!
    Merhaba Obezite Cerrahisi İçin Bilgi Almak İstiyorsanız İletişime Geç Butonuna Tıklamanız Yeterlidir. Alanında Uzman Hekimlerimiz Size Detaylı Bilgileri Verecektir.